3 Temmuz 2014 Perşembe

Salkım Hanımın Taneleri



Evet, tatilin ikinci kitabını da okudum. Yılmaz Karakoyunlu’nun zamanında mebusluk yaptığını da anımsıyorum. Baktım, 95’te Anavatan partisinde görev yapmış. Kitap, kapağın arkasında da gayet güzel özetlendiği gibi İnönü döneminde bir defaya mahsus olarak çıkarılan ve ağırlıklı yükü gayrimüslimlere dayandırılan Varlık vergisini ve bu uygulamaya maruz kalan insanların çektikleri zorlukları, bundan pay çıkarmayı bilen bir takım kişilerin ise nasıl sınıf atladığını güzel ve bence nesnel bir şekilde anlatıyor. Salkım hanımın taneleri ise bir nevi, kuşaktan kuşağa geçen aristokrasinin simgesi gibi.


Öyle çok iç içe geçmiş karakterler ve birbiriyle dolaylı yoldan ilişkili olay örgüsü var ki bir yerden sonra okurun takibini ve sabrını zorlaştırıyor. Beni en çok Halit Bey ve kiremit gözlü Nefise kendine çekti. Suzan ve Hilmi beyin hikâyesi de bir hayli ilginçti. Bu zorlama vergilendirme dönemini sinsice kullanmayı bilen Durmuş ’un   “yürü ya kulum” tadında yükselişi iyi işlenmiş ve ders vericiydi. Sanırım çoğunun aksine ben Nefise’ye gene de kızamadım. He ne kadar sadakatsiz ve hain bir kadın olsa da onu bu noktaya getiren dramatik olaylar hafifletici bir etken gibiydi. Ya da ben yine her zaman ki gibi salakça, kadınlardan yana olan tavrımı sürdürüyorum ve nedense özellikle güzel kadınlara. İşte böyle… Okumazsanız pek bir şey kaybetmezsiniz. Zaten büyük ihtimal filmini izlemişsinizdir. Şöyle söyleyeyim anımsadığım kadarıyla beyaz perdeye aktarılanı ile çok farklı yanları var. Konu birebir işlense de karakterlere verilen ağırlık film ve romanda ayrı. Ha! Borçlarını ödeyemedikleri için Aşkale’ye sürgüne gönderilenleri de unutmamalı. Zavallı ülkem işte her dönem sıkıntılar içindeydi. Bu sıkıntı son on, on iki senedir ise doruk noktasında.

-İstanbul’a ilk gelen her insanın yüreğinde ister istemez bir korku vardır. (S.13)

-Bekir temiz adamdı her sabah gusul almadan işe çıkmazdı. Kimi gün peynir tenekesi, kimi gün un çuvalı taşıdığı oluyordu. “ bunlar nimettir; adam taşırken temiz olmalı” diye düşünürdü. (S-13) not: Bekir’de değişti  zamanla bok herifin teki olup çıktı.

-Aslında Nefise hiç gülmemişti. önüne geleni gülmeyi biliyordu ama, içi içine sığmayan savurgan bakışlı toy bir kız gibi herkesin gözü onun üstündeydi. Hayal bile kurmamıştı Nefise… (S-19)

-Her iki kolunu bilekten dirseklerine kadar kaplayan siyah kolluklarını takmıştı. (S31) Not: Bunu şundan aldım,o dönemler esnaf ve memurlar, çalmıyorum hile yapmıyorum anlamında kollarını böyle sıvarlarmış.

-Bu bir soygundur Emin beyefendi. Nasıl hatırlanacağız kim bilir? Kimsenin umurunda mı?(S-52)

-Cumhuriyetin on yılda topladığı verginin yarısını on beş günde almayı kafasına koymuştu. (S-53)

-Bayan Nora’ya da valık vergisi koymuşlar. Tam dört yüz bin lira… Halit bey olduğu yere çöktü. Rengi uçtu. Vapur iskeleye yanaştı. Mösyö Lui koluna girip yardım etmek istedi: bu parayı ödememiz imkansız. Üstelik haksızlık. – bayan Nora’nın vergisi “gayrimüslim” listesinde … Biliyorsunuz tamamen keyfi. – haksızlık bu, haksızlık bu… Halit beyin sesi kendi içinde yankılandı. (s-58)

-Durmuş,İstanbul’un çöküşünü omurgasından yakalamayı kafasına koymuştu. (S-59)

-Beyefendi,Ankara’dan İstanbul’u seyretmek size zevk veriyor mu bilmem; lakin,İstanbul’dan Ankara’yı seyretmek, utançlı bir hüzün kadar ağır ve haksız. (S-64)

-İnsanın kaderini, çiz diye kendine verseler, yaşadığının dışında hiçbir çizgi ekleyemezdi. Durmuş kaderimizin kendi elimizde büyüdüğünü iyi yakalamıştı. Emzirdiğin evlat gibi bağrına bastığın kaderin terbiyesini iyi vermek gerekiyordu. İyi bir terbiye verecektin ki,uysal bir köle gibi sahibine boyun eğsin.(S-122)

- “servetin el değiştirmesi mirasta da olur. Bir servet sınıf değiştiriyorsa, işte o zaman fırsat doğuyor demektir… Her şey alt üst olur. Bütün kültürlerin ahlakını değiştiren olay budur.” (S137)

-Devlet, mükellefin vergi ahlakını bozdu. Cumhuriyetin en büyük ayıbı budur. (S-153)

Anlamakta güçlük çektiğim kelimeler :

planton,muvakithane,iktiza,tallifen,muhtekir,mubassır,sigayaçekmek,teravet,varit,emval,cihanşimal,suzinak tevhid,hercümerç,muhtekiri,talmud ve inşirah.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...