Sıradaki kitap üstat Aziz Nesin’in
ölümsüz eseri “ Yaşar ne yaşar ne yaşamaz.” Daha önce filmini izlemişte olsam
gene de okumaya karar verdim; iyide yapmışım. Yeni ayırdına vardım ki yazın,
hele de tatilde iseniz bu tarz kitaplar okumalı insan. Bolca serotonin
ağırlıklı aldığım antidepresan ilaçları, yediğim çikolatalar, deniz kumsal beni
bu kadar keyiflendirmedi. Öykünün bu kadar seviliyor oluşu hepimizin az çok
bürokrasinin bu topal ayak, arızalı işleyişine maruz kalışımız diye
düşünüyorum.
Yaşar daha doğmadan nüfus
idaresindeki bir hata sonucu Çanakkale savaşında ve dersimde şehit olmuştur. Babası
yahu bu hesaba göre bu çocuk daha ben doğmadan iki yıl önce dünyaya gelmiş diye
itiraz etse de fayda etmez. Nüfusu olmadığı için okula gidemez yaşar. Beşik kertiği
ile nikâh kıyamaz, babasından hak olan mirası alamaz ve de hiçbir işe giremez. Gel gelelim,
devlete bir borcu varsa, askerlik çağı geldiyse kısaca zararına ne iş varsa, devletin nazarında yaşıyordur Yaşar. Gene de ısrarla didinir durur. Bir yandan
iş tutturmaya öte yandan nüfusunu çıkarmaya, ama nafile… Gün gelir ulan ben
devletten iyimi bilirim. Koca devlet yaşamıyorsun diyorsa doğrudur diyerek
intihar etmeye karar verir. Raylara uzanır. Tren, tarifesinin üzerinden saatler
geçse de rötar yapıp uğramaz bir türlü. Yaşar, yahu bu milletin işi gücü var,
nerede bu tren diye yakınsa kaç yazar. Fare zehri içer nafile, zehirden
çalmıştır şirket, tatlı bir kafa yapar o kadar. Kafasını ocağa dayasa gaz desen
hava gazı. Bir bıçak alıp bitireyim işi der, bir kahve aramasında polis üzerinde
bulur kodese tıkar. Anlayacağınız ölmekte öyle kolay zanaat değildir bu
memlekette. Derken yavuklusundan çocuğu olup, “ efendi sen bu deftere göre
çocuğun babası olamazsın” diye evladına da nüfus çıkaramayınca şirazesinden
çıkar ve Allah ne verdiyse eşiktekinden beşiktekine söver ve sonunda hapse
tıkılınca damda anlatır durur yaşadıklarını mahpus arkadaşlarına. Kodeste geçen
günlerde yaşamın zorluklarını daha bir öğrenir. Cezası bitip de tahliye
olduğunda hayatın sillesini defalarca yemiş bu adam adeta üç mektep okumuş gibi
akıllanmış adeta bir Kara Kaplı Nizami Bey olup çıkmıştır.
İçerisinde birçok öykü barındıran
bu kitabı hâlâ okumadıysanız vaktidir diyorum; olmadı oyununu izleyin veya
filmini seyredin. Gülmekten kırılacak, zaman zaman hüzünlenecek, kendi
yaşamınızdan çok şey bulacaksınız.
Keyifli okumalar…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder