İyi şeyler
yazmayı ne çok isterdim, gerçekten isterdim. Emin olun iyi bir insansanız - kim kendine kötü diyor o da ayrı bir konu ya-
bunun mükafatını kesinlikle uzun vadede alıyorsunuz ama çook uzun bir vade de
ve iş işten geçmiş oluyor. Gene her şeyin ters gitmeye başladığı bir döneme girdim
ve çoğunuz tecrübe etmiştir hep arkası arkasına gelir bu terslikler. İyi
niyetim hep salaklık olarak algılanıyor ve öyle muamele görmeye başlıyorum bir
süre sonra. Belki de haklılar, belki de gerçekten salağın tekiyim zaten arada
öyle ince bir çizgi var ki. Çevrem kurnazlıktan hiç nasibimi almadığımı söyler
durur, bu da saf demenin daha kibar bir yolu olsa gerek. 37 yaşıma gelip hala
az da olsa kurnaz olamadıysam bundan sonrası için hiç umut yok bence. Aslında tecrübesizlikten
kaynaklanıyor belki tüm bunlar, doğru dürüst neyi tecrübe ettim ki şu hayatta. Sebebi
çoğunluk korkak mizacım, gerisi ise hayatla pek haşır neşir olmaktan kaçınmam
olsa gerek. Bu ikisi de aynı şey ya. Eksiklerimi zaaflarımı biliyorum bu
aşikar. Peki neden düzeltemiyorum ? Lan yarından tezi yok bir tavır alayım
diyorum, onu bile her seferinde yüzüme gözüme bulaştırıyorum.
Çalıştığım
yerde bir takım sorunlar yaşıyorum sayın okur, yani aşk meşk değil. Neden aşk
meşk değil zira onu hep öteliyorum da ondan. Yoksa az kafanızı şişirmezdim burada.
Sanırım mobing uygulanmaya başladı bana karşı, gerçi bu ne cesaret anlamış
değilim. Zira ölümcül bir iş kazası geçirdiğimi okuyanınız bilir. Şükür bir şeyim
kalmadı pek, ama öğrendim ki on yıl süre ile dava açma hakkım saklı ve
kazanacağım da malum. Ya aksini düşünüyorlar, ya da söz konusu mobing falan yok
,ben yanlış yorumluyorum. Neyse her halükarda zaman her şeyi gösterecektir, şimdilik
aport ta beklemedeyim. Dale Carnegie usta hep bu gibi durumlarda en kötüsünü
düşünmemizi tembihler ve o düşüncen gerçekleşirse ne olacağını, nasıl
hissedeceğini sorgula der. Sanırım en kötüsü beş kuruş tazminat koparamadan
işimi kaybetmek olur. Hee…? He’si şu, belki sol kolumun güçsüzlüğünden yeni bir
iş bulmak zor olacaktır, ama imkansız değil. Sonuçta hayat devam edecek o veya
bu şekilde. Yani amansız bir durum değil. İşte bu noktada carnegie : “ bak
gördün mü evlat o kadar da kafaya takmaya değmez, hadi yat zıbar şimdi” der. İyi geceler :)
Not: belki böyle sık yazarsam siz kapa kapa dersiniz diye düşünüyorum :)